Alanyada  özel halk otobüslerinde şoför ve yolcular arasında problem bitmiyor.
Kavgalar, yolcu indirmeler,
bedava kartı olanlar (bilhassa 65 yaş üstünün sıkıntıları) yolcu ve şoförleri sıkıntıya sokuyor.
Her iki tarafın da haklı ya da haksız olduğu taraflar var. Toplu taşımayı tercih eden şahsım olarak birebir yaşıyorum.
Öncelikle otobüs şoförlerinden başlamak istiyorum:
Özel taşımalar da bir kazanç kapısıdır. Buda bir iş köylüdür. Unutmamak gerekirki bu araçların deposu su ile dolmuyor. Benzin fiyatları ışık hızı ile artıyor. Yakalamak ne mümkün.Ücretsiz kart kullanan sadece 65 yaş üstü değil
...... var,........ var,......... var var oğlu, kızı varrr. O kadar çokki..
İnanın ben bile karşılaştım
Şoföre nereye gidersem giderim sana ne. Bana bu hakkı vermişler istediğim kadar gider gelirim gezerimde demeye hakkın yok. En fazla 3  yada 4 defa dolaşın seyehata çıkmayın. Gerçekten işe gidenleri de mağdur etmeyin. Sana bu hakkı verdiler ise akşama kadar dolaş gez diye değil..
Şoförler bunun yanı sıra yolcularla sadece bunun için uğraşmıyor o kadar fazla insana cevap vermek muhatap olmak kolay mı?
Sinirler gergin. Ekonomik kriz var. Her ne kadar paralar  havuzda biriksede yolcu yoğunluğu olan numara ile, az yolcusu olan numara aynı getiride değil. Üstüne  birde bolca misafirlerimiz var ki bunlar artık misafir değil,misafir olsalar tatilleri bitince ülkelerine döner...
Bunlar  da TC vatandaşı oldular. Onlarda 65 yaş üstü  bedava kart alıyorlar.
Onlarda tuzu biberi oluyor.
İçip içip koltukta evindeymiş gibi sızan müşterilerde olmuyor değil.
Kendim gördüm bir ayağı alçıda yabancı gencin  koltuk değneği ile binip ayaktaki yolcuların tutunduğu demire çıkarak akrobatik hareketlerle diğer yolcuları çıldırtan,şoförü bile dinlemeyen..
Akşama kadar bu kadar insanla konuşmak,muhatap olmak hiçte kolay değil.
Bebek arabaları katlanmadan  içeri girdiğinde en az 3 yolcu ve engelliler için ayrılan koltukları engellediği için özellikle uyarı  yazısı da koyulmuş olmasına rağmen neden uyaran şoför  suçlanıyor.
Yolcu potansiyeli  çok değişti. Yabancılar çocuklarını oturtup, yaşlı, hamile vatandaşlarımız ayakta zorlukla gidiyor. Söyledinmi umursamıyorlar bile. Bu ve bunun gibi birçok olayı şahsım bizzat yaşıyor ve görüyorum. Bizler bile bunları hazmedemiyorken  günde kaç kişi ile uğraşan şoför ne yapsın. Tabi bunlar oluyor diye  sadece ücretsiz yolculardan 65 yaş üstü vergisini ödemiş, devletine vazifesini yapmış, bedenen yorulmuş, 3 kuruş maaşla geçinmeye çalışan  bu bireylerin bedava kartını çok görmemek ve bebek  arabasını katlamamış diye alınmayan anneyi mağdur etmemek  gerekir.
Bu tür problemleri yolcu ile değil üst yetkililer ile çözmeniz gerekiyor.
Bunu kaç kez yazdık, üst yetkililere anlattık.
Günde 4 kezden fazla kart kullananları  kart okuturken farklı ses çıkartmalı ki anlaşılsın  ya ücretini ödesin yada acil değilse binmesin.

Gelelim yolculara:
En doğal hakları olarak bindikleri araçta  klimanın çalışmasını,
Yolcu sayısı belirli olan sayıyı aşıp üst üstte insanları doldurulmamasını istiyorlar,
Yanındakini etrafını rahatsız etmeyeceksin, araç boş iken bile çeşitli nedenlerle alınmıyorsan plakasını alıp yetkililere göndereceksin, daha sonra bindiğin araçta başka  şoföre şikayet edip, kafa tutup saydırmıyacaksın. 
Telefonu eline alıp bağıra bağıra konuşmayacaksın.. Çünkü diğer yolcular sizi dinlemek, işinizi, gücünüzü, sevgiline ne dediğini, kızarak anlattığınız kişilere ettiğiniz küfürleri dinlemek zorunda değil.
Ayakta kalan yaşlı, hasta, engelli, hamile varsa görmemek için telefonuna dalıp umursamamazlık yapmayacaksın.
Kısacası kurallara uyacaksın.
Bizim zamanımızda adabı muaşeret vardı. Şimdi bunlar unutuldu.
Öncelikle iğneyi kendimize, çuvaldızı başkasına batırmamak lâzım. Bu her iki taraf içinde geçerli.
Umarım bu sıkıntılar düzelir.(kurallara uyan her bireyi tenzih ederim. Kimseyi suçlamıyorum nacizana yaşadıklarımı ve düşüncelerimi sizlerle paylaştım)
Herşey istediğiniz  gibi olması dileği ile Sevgiler saygılar..