BİR DEVİR KAPANDI!
Adamlar bas bas bağırıyordu, 'Geliyor gelmekte olan..' diye..
Peki bu haykırışlara karşı siz ne yaptınız..
Doğrusunu söylemek gerekirse; evet çok şey yaptınız..
Ama, hep kendiniz, yandaşlarınız etrafınızdaki avaneler için yaptınız..
Misal; emekliyi düşünmediniz, kiracıyı umursamadınız, hayat pahalılığı altında ezilen vatandaşı 3 harfli cin marketlere mahkum ettiniz.
Faizle ekonomiyi düzelteceğinizi zannettiniz.
Benim gibi kredi kartı kullanmak mecburiyetinde kalan milyonlarca insanı faiz belasıyla başbaşa bıraktınız..
Zengin olan banka faiziyle parasına para katarken kredi veya kredi kartı kullanan garibanların ocağına incir ağacı diktiniz..
Bunlar belli başlı etkenler, daha yüzlercesini sıralasam inan köşeme sığdıramam..
Sonrası ne mi oldu?
Size şaka gibi gelen 1 Nisan'da gerçekle yüzleştiniz..
Bu kadirşinas millet en güzel cevabı sandıkta verdi..
Yakın tarihten Doğruyol, Anavatan gibi örnekler vermek bile istemiyorum..
Siz bundan ders mi çıkarırsınız, hezimet mi sayarsınız, ne yapar edersiniz bilemem..
Biz vatandaş olarak gerekeni sandıkta yaptık..
Bundan gayrısı
iktidarıyla, muhalefetiyle siz siyasilere düşüyor..
Ülkede yaşanan atmosferi kısaca özetledikten sonra Antalya ve Alanya'ya dair de iki çift kelam etmek istiyorum..
Söylediklerimiz hoşunuza gitmiyor olabilir..
Dost acı söylermiş..
Lakin bu saatten sonra dost olmamız zor olsa da en azından kimseye düşman değiliz..
Gelelim Antalya'ya..
Kepez Belediye Başkanı iken Büyükşehir Belediye başkanlığına soyunan Tütüncü Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan da oldu..
Ülkenin hali ortadayken Antalya'ya altın çağ gibi gerçekten uzak, hayalden öte gidemeyecek bir söylemle yola çıkan Hakan Tütüncü'nün bu vaatleri vatandaş nezdinde bir karşılık bulamadı.
Benimde oy verdiğim ve sandıklar açılmadan deklare ettiğim Muhittin Böcek, 'Azimle, gururla 5 yıl daha..' diyerek emin adımlarla yürüdü ve hiç bir bahaneye sığınmadı.
Ne ekonomik krizden, ne pandemiden şikayet etmedi...
Sosyal yardımlarını, Türkiye'nin en ucuz su ve en ucuz ekmek gibi çok sayıda hizmetini bu millet unutmadı..
4 dönem Konyaaltı'nda 2 dönemde Büyükşehir'de üst üste seçilerek rekor kıran Böcek, haklı bir gurura imza attı..
Seçilir seçilmez, herkesin emrinde olacağını söyleyerek en ufak ayrımcılığa fırsat bırakmayan Muhittin Böcek'in Antalya ve Alanya'nın geleceğini inşa edeceğine inanıyor ve en ufak şüphe duymuyorum..
Kısacası; Antalya'da rant değil halk kazandı..
Alanya'da ise pırıl pırıl bir isimle yola çıkan CHP, Özçelik ile zafere ulaştı..
Tertemiz bir kampanya yürüttü..
Kimseyle didişmedi, kavga etmedi, birleşe birleşe kazandı..
Rakiplerinin tam tersi bir propaganda gerçekleştirdi.
Yürüyüş bile yapmadı..
Sağduyulu ve sakin hareket ederek herkesi kucakladı..
Böylelikle finişi önde tamamladı.
Bu arada Murat Koçak'a da ayrıca bir parantez açmak isterim..
1989'da geldiğim Alanya'da Koçak Ailesini tanıma fırsatım oldu.
Faruk abi, adaşım Mehmet Ali Koçak ve dahi Sefa Koçak yıllarca Alanya'ya Belediye Başkan yardımcılıkları gibi önemli görevlerde bulunarak hizmet ettiler.
Murat Koçak ise meclis üyeliği yaparak canla başla çalıştı..
Hasan Sipahioğlu'nun başkan seçilmesinde önemli rol oynayanlardan biri oldu..
Bu kez tercihini Özçelik'ten yana kullandı ve hep birlikte başarılı oldular..
Seçimi kaybeden Adem Murat Yücel ise kendi cemaati ve ittifak kurduğu partililer tarafından hançerlendi..
3'ncü Memet'i yazmaya bile gerek görmüyorum..
Seçimden öncede sonrada 3'ncü Memet olarak Alanya tarihindeki yerini aldı.
Tek başarısı yol arkadaşı 'Dartanyan Velittin'i kıl payı meclise taşımak oldu..
Bu vesileyle seçilen başkanları bir kez daha kutluyor ve Allah yardımcınız olsun diyorum..
Seçim bitti şimdi vakit geçim ve hizmet zamanı..
Bu günlük de bu kadar yeter.
Yeni yazılarda buluşmak dileğiyle sevgiyle kalın MAP'la kalın..
