Hayat boyunca hep bir şeyleri yada birilerini bekler insan.  Benim yarım asırlık hayatım boyunca beklediğim kimse olmadı... 

Hayata dair 5 

Hayat boyunca hep bir şeyleri yada birilerini bekler insan. 
Benim yarım asırlık hayatım boyunca beklediğim kimse olmadı... 
Hayatta her daim tek başıma dik durdum ve ardımda bıraktıklarıma tekrar bakmadan yürüdüm gittim kendi yolumda...

Son yıllarda doğum günümde eski yaşımı uğurlarken ne bir pasta kestim ne de üzerine dizilen mumları üfledim, umutlarla dolu yeni yaşıma “hoş geldin” derken bile hayıflanmadım...

Yaş aldıkça hiç bir şeyi umursamıyorum artık eskisi gibi...Ne boş işleri takmışım kafama, ne boş şeylerle yormuşum ürkek yüreğimi...

Ardı sıra su gibi akıp giden yıllarıma bakarken sadece hüzün var gözlerimde.
Biliyorum, giden yılların hiçbiri geri gelmeyecekler...
Hangi ara geçti yarım asır? 
Ne çabuk büyüdükte anne, hatta anneanne olduk?

Nasıl da uzaklaşmışlar yıllar benden, çabucak kaybolup gitmişler ardından acı tatlı anılarını bırakarak...
Kimi an’ımda çocukluğumun soluk renkleri gözümün önünde hayal meyal, kimisinde de gençliğimden kalan hayatın capcanlı renkleri anılardan arda kalan... Kimisi de 3-4 ay öncesinden, umut dolu. 
Yıllar her bir şeyimi almış gitmiş benden fark edemeden. 
Hemde hiç belli etmeden, sessiz sedasız...

Oturdum şimdi bekliyorum, neyi beklediğimi bende bilmeden...
Belkide kaçırdığım treni bekliyorum, hiç bir zaman dönmeyeceğini bile bile...

İçimde yılların, acısıyla tatlısı karışmış birbirine, bu yüzden gülerken ağlar gözlerim...
Ağlama seansından sonra gelen gülme krizlerim, karma karışığım son günlerde...

Elimde kalmış sayılı bir kaç nefes, ki kalan  ne kadardır o da bilinmez...
Ah...! 
Onuda elimde tutmaya ne gücüm  kalmış ne de kuvvetim...
Kollarımda derman gözümde fer uçup gitmiş...

Hepimiz hayatta bir şekilde imtihanlardan geçiyoruz, iyi kötü sonuçlarına da katlanarak... 
Seçimlerimiz yaşadıklarımızın sonuçlarını belirliyor, biliyoruz. 

Hayatın anlamını öğrenmek için kimi zaman adına sınav dediğimiz evrimlerden geçiyoruz sırayla, birbirine çok benzeyen, fakat bir o kadar da farklı olan. 
Hayatımız aslında ne zaman anlam kazanıyor, biliyor musunuz?
Bu dünyaya neden geldiğimizi keşfettiğimiz zaman. Misyonumuzla yüzleştiğimiz zaman, onun farkına vardığımız zaman. 

Hayatın peşinden koşarken nefes nefese kalınır bazen. Bazen de ulvi bir güçle enerji yüklemesi olur sanki, daha hızlı koşmaya başlarız. 
Geç kaldım demeyin sakın hayata.
Hayat, geride bıraktıklarımıza bakmadan, en ince yerinden de olsa uzanıp bir ucundan tutmaya bakar. 
Hayat her seferinde yolun başka bir ayırımına ulaşmışken, bilinçli olarak o anı yakalamaktır. 
Hayatın her anını ucundan korkarak değil sıkı sıkı iki elinizle tutmanız, hayatı yaşanır kılan. 

Hiç bir zaman unutmayalım, her şey gelip geçici geriye kalan sadece heybemizde biriktirdiğimiz anılar. İyi ya da kötü, hiç farketmez. 

Yeterki dayanma gücümüz, sağlığımız olsun.
Gerisi rast gele...!